Arama

Çeçen-Der'den Açıklama
Merkezi Konya'da bulunan çeçen-Der, son günlerde gündemde yer işgal eden "emirlik tartışmaları" ile alakalı bir açıklama yaptı. Dernek Başkanı  Mustafa Seyfullah Kılıç imzasıyla derneğin www.cecen.org isimli sitesinde yayınlanan açıklamada şu görüşlere yer verildi:
"İmamlar döneminden beri bağımsızlık ve İslam ateşinin bağrında yandığı çeçenistan şüphesiz bir çok badireleri atlattı ve Allah cc in izniyle atlatmayada devam edecek muhakkak. Silahla bu dağlı halkın üstüne gelen Ruslar çeçenleri nesiller boyunca dize getiremediler ama fitne fesat ateşiyle bazı noktalarda buna muvaffak oldular , buda zaman içinde mevcud mukavemetin yavaşlamasına neden olduysada yıllardan beri gelen direnişi asla söndüremedi. Son zamanlarda gündemi ısıtan en sıcak konu ise ‘’Emirlik’’ konusu . Türkçe yayın yapan bir sitede atılan başlığın diğer bazı sitelerde yayınlanması ile çeçenistan gündemini takip eden zümrenin aklında çeçenler arasında bir problem olduğu kanısı oluşturdu. Bugüne kadar bütünlülük arzeden direnişin sanki bir kırılma noktasında olduğu izlenimi verildi  dezenformatif etki buralara kadar geldi ve direnişi en çok destekleyen Türkiye gibi bir ortamda bunun dillendirilmesine neden oldu. Bundan dolayı konuya açıklık getirmek ve tavır alma konusunda Türkiye kamuoyuna fikir verme gayreti ile bir açıklama yapma ihtiyacını hissettik.
  İmamet döneminde Kunta Hacı zamanında ilk defa dile getirilen ‘’emirlik’’ meselesi o dönemlerde ‘’Birleşik Kafkasya’’ projesi olarak hayata geçirilmeye çalışıldı. Şeyh Şamil’inde cepheyi genişletmesiyle bu strateji üzerinde yoğunlaşıldı , ama cephenin genişlemesi ve zaten yeterli ekipmana ve mühimmata sahip olmayan çeçenleri ve destekçisi olan direnişçileri zayıflattı. Sonuçta safların zayıflamasından istifade eden Ruslar bölgeye uzun süreli bir işgal başlattılar ta ki Dudayev’in çeçenistan’ın yeniden bağımsız bir devlet olduğunu açıklamasına kadar. Bu açıklama ve deklarasyonla da Rusların saldırıları başladı. Direniş rengini İslamdan aldı ve bu her zaman mukavemeti canlı tuttu. çeçenlerin izledikleri stratejileri sayesinde ve direnişin sırtını İslami değerlere yaslamış olmaları nedeniyle , İslam dünyasından destek aldı. Kremlin’in yönetimindeki Putin , eski istihbaratçılık geleneğinin verdiği rahatlılıkla silahla bastıramadığı direnişi bu sefer çeçenlerin prestijini düşürerek dünya kamuoyunun da tepkisini çeçenlerin üzerinde yoğunlaştırmak suretiyle puan toplama gayretine girdi. Beslan olaylarını basının gücüyle çarpıtıp olayları çeçenlerin üzerine yıktılar. Mızrak çuvala sığmadı tabi asıl suçlunun Rus yönetimi ve silahlı kuvvetleri olduğu ortaya çıktı. 11 Eylülde estirilen fundemantalist İslam tehlikesi ! yalanı ile çeçenlerin El kaide ile birlikte hareket ettiği yalanı uyduruldu maksat meşru direnişi terörizm yaftasıyla baltalamaktı. çeçenlerin Avrupadaki malvarlıklarının dondurulmasına çalışıldı. Bir çok İslam ülkesiyle ikili ilşkiler kurup rüşvet denebilecek anlaşmalarla bu ülkelerden çeçen davasının görmezden gelinmesine çalışıldı. Bütün bu oyunlar uluslar arası arenada oynanırken halkı müslüman olan ülkelerde çeçenler hakkında dezenformatif  provakasyonlara girildi. Basın ve yayın organları aldıkları reklamların karşılığını çeçenlerin beslan gibi olaylarda suçlu olduğunu yazarak ödediler. Genelde bunlar halkın sempatisini kırmadı, destek şu veya bu şekilde devam etti. En sonunda ‘’emirlik’’ tartışmalarıda eklendi ve bunun verilmesindeki üslup sayesinde Cihada destek veren gruplar milliyetci ve ümmetci olarak iki ayrı yapıya sahiplermiş ve bu bir ayrılık noktası imiş gibi lanse edildi ve edilmeye devam ediliyor.. Bu şu anda oynana en son oyunun sahnedeki halinden başkası değil. Şimdi gelelim olayın nasıl yorumlanması gerektiğine;
  Emirlik konusu geçtiğimiz senelerden beri çİC gündeminde idi zaten , Dokko Omarov ve danışmanlarından oluşan grup emirlik kurulması ve böylece direnişin Kafkasya sathına yayılmasını sağlamak istemektedirler. Buna göre emirlik ile çeçenistana sınır olan ülkelerde bulunan grupları tek bayrak altında toplayarak direniş cephesini yayıp yeni cephelerle Rusların gücünü zayıflatmak istemektedir.
   Zakayev ve onun gibi düşünenler ise emirlik için henüz erken olduğu görüşündeler. Henüz çeçenistan işgal altındadır ve bir emirliğin şartlarının olgun olması için evvela bağımsızlık kazanılmalı ardından emirlik müessesi gerçekleşmelidir. Kafkasya genelinde şu an için cihada destek veren gruplar küçük lokal gruplardan oluşmaktadır . Bulundukları yerde halk arasında taban bulamamış bu küçük gruplar zaten çeçen savaşının önderliğinde ve ortak operasyonlarıyla hareket etmektedirler. Kafkasya genelinde destek henüz istenen düzeyde değildir ve erken deklare edilecek bir emirlik teoride uygun görülsede pratikte büyük sorunlar yaşayacakdır. Kendi sınırları dışına çıkacak olan direniş uluslar arası alanda terörize olmakla suçlanacaktır. Bu ülke dışında bulunan savaş mağduru çeçenlerin gittikleri ülkelerde mültecilik statüsü alabilme konusunda zorlukları doğuracaktır. özellikle avrupada kendisini ‘’direniş’’ olarak kabul ettirebilmiş olan çeçen cihadı , temsil edilebilme özelliğini kaybedecektir. Dağlarda ve ormanlarda bulunan mücahidler destekten mahrum yapayalnız kalacaklardır. Ayrıca Kremlin’in de bu yönde bir planı oldugundan bu konuda yapılacak bir hareket  Kremlinin çıkarına olacaktır . çünkü bağımsızlığını alamamamış ve devlet yapısını ,altyapısını mevcud savaş nedeniyle oturtamamış çeçenlerin emirlik ilanı ile sadece külfet doğacakdır. Zakayevinde anlatmaya çalıştığı şeyler bunlar..
   Zakayev’in , Umarov’u defterden sildiği gibi ifadelerde tamamen yazıyı kaleme alanların kendi ifadeleridir. Zakayev böyle bir söz söylememiştir. Devlet bakanı sıfatında olan ve devleti temsil makamında olan ve hiyerarşik olarak bakıldığında cumhurbaşkanına bağlı olan kişinin üst’ünü defterden silmesi gibi bir durumda söz konusu değildir. Emirlik konusunda Zakayev görüşünü belirtmiş ve çeçenistan için uygun olduğunu düşündüğü şeyi  belirtmiştir. Maalesef çeçen davasını şöyle böyle takip eden ama mevcud durumu yakından görmediği için Zakayev hakkında çeçen milliyetçisi , İslamdan uzak gibi ifadeler kullanan yaptıklarının çeçen davasına en çok zararı verdiğinin farkında olmayan strateji yoksunu Müslümanlar da aramızda yok değildir. Zakayev islami kurum ve kurallara bağlı ve devlet konusunda İslamı referans alan birisidir ve bunu her fırsatta dile getirmektedir. Emirliği şu an istemiyor olması hilafet ve İslam birligi karsıtı olduğu anlamına asla gelmez,  aksine strateji gereği emirliğin şu an mümkün olamayacağını, mevcud durumda buna henüz hazır olunmadığı için erken olduğunu savunmaktadır o kadar. Zakayev ve Dokko arasında bir problem varmış hissi uyandırılmaya çalışılmaktadır ki bu tamamen rus dezenformasyonundan ibarettir. Bu manada bakılacak olursa basın yayın konusunda çalışan Müslümanların alıntıladıkları haberlere dikkat etmeleri ve küçük ayrıntıların bile ümmet açısından büyük fitnelere neden olabileceğini bilmeleri gerekmektedir. Haberin ilk yayınlandığı sitede geçen başlık ifadesi haberi tercüme eden şahsın kendine aittir. Haber ve yorum birbirine karıştırıldığı için çıkan sonuçta gerçekten tamamen farklı anlamlar ortaya çıkmaktadır ki yanlış bir enformasyonun nelere sebeb olabileceğine en güzel örnek olarak karşımıza çıkmaktadır. Yazımızın başında dediğimiz gibi çeçen direnişi rengini islamdan almaktadır ve Allah cc in inayetiyle bir gün mutlaka zafere ulaşacaktır. Devlet yapısını oluşturan hiyerarşik yapıda bir sorun yoktur. Gerek Zakayev gerekse Dokko Omarov bu yapının ayrılmaz birer parçasıdırlar. Son olarak Türkiyeli müslüman kardeşlerimize şunu tavsiye ediyoruz. çeçenistanla alakalı haberleri alırken  çeçenlerin kendi kaynaklarından almaları ve bu işin temsilcisi sıfatını taşıyan haber kaynaklarını kullanmalarını tavsiye ederiz....
                                                        
 
                                                            Mustafa Seyfullah Kılıç
                                     çEçEN İçKERYA DAYANIŞMA DERNEĞİ BAŞKANI"

Yorumlar
Henüz yorum eklenmemiş. Yorum eklemek için tıklayın.